
Onlar 1200 derecelik bir ısı karşısında nefesiyle ateşe hükmeden eşsiz sanatçılar… Camla alevi buluşturarak göz alıcı eserler ortaya koyan, geleneksel el sanatlarının önemli temsilcilerinden; Cam Üfleme sanatçılarından söz ediyoruz. Cama, nefesi ve ateşle şekil veren bu usta zanaatkarlardan birisi de Aydın Yıldız….
Cam üfleme sanatında yarım asrı geride bırakan Yıldız, ilk okulu bitiri bitirmez Paşabahçe’nin açmış oldu kursa katılarak bu işe adım atmış. “Biz sülalece camcıyız” diyen Aydın Yıldız, “Rahmetli babam 1967 senesinde Paşabahçe’de çalışmaya başladı. İlkokulu bitirdikten sonra Paşabahçe’nin açmış olduğu bu kursa katıldım ve 12 yıl kadar burada çalıştım. Kursta herkesi farklı branşlara ayırdılar. Cam üfleme biraz daha ağır olduğundan biz 12 kişiydik. Bu 12 kişiden sadece 5’i kursu tamamladı ve o şanslı beş kişiden biri bendim. Genelde tıbbi malzemeler üzerine cam aletler yapıyorduk. 83 senesinde ise Cerrahpaşa’da kendi atölyemi açtım. İşten çıktıktan sonra gece geç saatlere kadar kendi atölyemde cam çay kaşıklar yapmaya başladım. Daha sonra piyasada isim yapınca işten ayrılıp kendi işimi devam ettirdim ve bu günlere geldik” diyor.
Aynı zamanda Devlet Sanatkarı olan Aydın Yıldız, Kültür Bakanlığı’nın yurt içi ve yurt dışında düzenlediği sayısız sergi ve fuarlara katılmış. Şimdiye kadar aralarında Japonya, Almanya, Katar, İsveç, İsviçre ve İngiltere’nin de olduğu birçok ülkeye gittiğini söyleyen Yıldız, “Oralarda stant açıp, gösteri yaptığımızda çok büyük ilgi görüyoruz. Bir keresinde Japonya’ya Türkiye’nin zeytin yağını tanıtmak için gittik ve sadece bir saatlik bir gösteri yapıp döndük” şeklinde konuşuyor.
“HAFTA SONLARI ORTAKÖY’DE TEZGAH AÇIYORUM”
Atölyenin işletmesini kendi yetiştirdiği oğlu Serhat Yıldız’a devreden Aydın Usta, sanatını icra etmekten ise hiç vazgeçmemiş. Hafta sonları Ortaköy’de camiinin önünde sanatını icra eden Yıldız, haftanın iki günü ise İstanbul Teknik Üniversitesi’nde hocalarla birlikte çalışıp onların çizdikleri tıbbi malzeme ürünlerini yapıyor. “Ortaköy’de boğaza karşı cam üflemek çok keyifli oluyor” diyen büyük usta sözlerine şöyle devam ediyor: “kızımı da yetiştirdim, o da benimle birlikte gelip takılar yapıyor. İnsanlar büyük ilgi gösteriyor. Özellikle aşk merdiveni diye bir ürünümüz var. İçindeki sıvı sıcaklığınıza göre yükseliyor. Gençler ve evli çiftlerin çok dikkatini çekiyor. Birbirlerine olan sevgilerini ölçüyorlar. Biz ailecek bu işe gönül verdik”
“BU İŞ EMEK VE SABIR İSTER”
Cam üfleme sanatına yıllarını veren Aydın Yıldız’ın en büyük üzüntüsü ise bu işte yeteri kadar çırak yetişmemesi. “Bu iş konfeksiyon gibi değil öğrenmek için en az iki yılınızı vermek zorundasınız” diyen Yıldız, “Biz çok çırak aldık, iki üç günde öğreneceğim, çok para kazanacağım diye işe başlıyorlar ama ya elini yakıyor ya da kesince bırakıp gidiyor. Bu iş el emeği ve sabır ister. Halbuki işi öğrendikten sonra Ege’de herhangi bir yere gidip kendi tezgahını açsa, bir tüp bir de oksijenle çok iyi paralar kazanabilir. Ben senelerce Bodrum, Antalya, Alanya gibi tatil yörelerine gidip hem tatil yaptım hem çalıştım. Antalya ve Bodrum müzelerinde antik ürünlerin benzerlerini yaptım ve çok da ilgi gördü. Ben parayı öyle kazandım. Bu meslek öğrendikten sonra sizin için altın bileziktir” açıklamasını yapıyor.