
Günümüzde Osmanlı saray mutfağı ve Türk mutfağının en lezzetli yemeklerini esnaf lokantalarında bulmak mümkündür. Mideye olduğu kadar göze de hitap eden, özellikle uygun fiyatları ile tercih edilen esnaf lokantaları her kesimden, her meslekten kişilerin en birinci tercihidir.
Eyüpsultan Yeşilpınar Mahallesi’nde ise esnaf lokantası dendiğinde ilk akla gelen yerlerden birisi de Durak Lokantasıdır. 30 yıldır aynı tat ve kalitede müşterilerine hizmet veren, her gün 30 çeşit yemeğin aynı tezgahta buluştuğu Durak Lokantası, sadece Eyüpsultanlıların değil farklı ilçelerden gelenlerin de mutlaka uğradıkları bir lezzet durağı.
“HER GÜN 30 ÇEŞİT YEMEK ÇIKARIYORUZ”
1992 yılında Mustafa Yılmaz tarafından lokantaya adını veren minibüs durağında açılan Durak Lokantası’nı şimdilerde oğulları Vedat ve Sedat Yılmaz kardeşler işletiyor. Her gün 30 çeşit yemek ve 7 çeşit çorba ile güne başladıklarını söyleyen Vedat Yılmaz, “30 yıldır bu dükkan sabah beşte açılır. Önceden minibüs durağında olduğumuzda esnaf işe erken başladığı için o saatte açıyorduk. Yerimiz değişti ama bu alışkanlığımızdan hiçbir zaman vazgeçmedik. Aşçı yardımcımız sabah 5 gibi gelir ve çorbaları hazırlar. Ustamız ise yedide gelir ve bütün yemekler saat 11 gibi tezgahta hazır olur. Yemek ve tatlıların tamamı burada hazırlanır. Dışarıdan sadece yoğurt, ayran ve diğer içecekleri alıyoruz. Osmanlı ve Türk mutfağının yanı sıra yöresel yemeklerde çıkarıyoruz. Her damak tadına uygun yemeğimiz vardır” diyor.
“KALİTEDEN ÖDÜN VERMİYORUZ”
Babalarından devraldıkları lokantayı, yine babalarının tavsiyesi ile kaliteden ödün vermeden yıllardır işlettikleri belirten Yılmaz, “Yemeyeceğin bir yemeği müşteriye de yedirmeyeceksin, biz babamızdan böyle öğrendik. Hep kaliteli malzeme kullandık. Bakliyatlarda İspir fasulye kullanıyoruz. Nohutu Merzifon’dan getirtiyoruz. Mümkün olduğu kadar her ürünü yerinden almaya çalışıyoruz. Sularımız Rize’den geliyor. Etlerimizi Gıda ve Tarım Bakanlığı’nın onay verdiği kasaplardan alıyoruz” açıklamasını yapıyor.
Esnaf lokantalarındaki yemeklerin lezzetli olmasını babadan oğula geçen eski usüllerle hazırlanması şeklinde özetleyen Vedat Yılmaz, “Sulu yemekler iki şekilde hazırlanır. Birincisi tencerede hazırlanır ve hemen tezgaha konur. İkinci bir seçenekte bizim yaptığımız gibi tencerede kavrulur sonra pişmesi için toprak güveçlere konarak fırında 1,5 saat bekletilir. Güveçlerimizde tamamen toprak olduğu için yemeklere ayrı bir lezzet verir” şeklinde konuşuyor.